TAPU DEVRİ YAPILDIĞI HALDE SATIŞ BEDELİNİN ÖDENMEDİĞİ İSTEMİYLE AÇILAN TAPU İPTAL VE TESCİL DAVASI
Tapu iptali ve tescili davası; kanuna aykırı, usulsüz veya yolsuz düzenlendiği iddia
HMK’nun 190.maddesi ve TMK’nin 6. maddesi gereğince herkes iddiasını ispatla mükelleftir.
Örneğin;
Uyuşmazlık konusu olayda davacı tarafça tapu memuru önünde davalı tarafa satış yapılmıştır. Satış öncesi tapu bedeli davacı tarafça karşı tarafa ödenmiştir. Aksini ileri sürerek açılan tapu iptal ve tescil davasında davalı taraf iddiasını ispatla mükelleftir.
Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2019/2492 E. , 2021/846 K. Sayılı kararında; “Davacı vasisi, kısıtlının alkol bağımlılığı ve davranışsal bozuklukları olduğunu, böyle bir dönemde davalının eşinin işlettiği gece kulübünde parasız kalınca alkolün etkisi altındayken maliki olduğu 76 ada 15 parsel sayılı taşınmazın satışı için vekaletname düzenlediğini, bu vekaletname kullanılarak anılan TAŞINMAZIN DAVALIYA SATILDIĞINI, SATIŞ BEDELİNİN GERÇEK DEĞERİNİN ALTINDA KALDIĞI GİBİ SATIŞ BEDELİNİ DE ALMADIĞINI, temlikin ehliyetsizlik nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil, olmazsa vekil tarafından satış bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle satış tarihindeki rayiç değerinin davalılardan müştereken tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın süresinde açılmadığını, iddiaların doğru olmadığını, davacının borçları nedeniyle çekişmeli taşınmazı satmak istediğini, 80.000,00 TL üzerinden satış konusunda anlaştıklarını, satış bedeline mahsuben iki adet aracın davacının gösterdiği kişilere devredildiğini, kalan 55.000,00 TL’nin ise taşınmaz üzerindeki davacıya ait borçlar nedeniyle konulan hacizlerin kaldırılması için kullanıldığını, bu şekilde satış bedelinin ödenmiş olduğunu davacıya devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, temlik tarihinde davacı kısıtlının fiil ehliyetini haiz olduğu, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ise yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacının yaptığı istinaf başvurusu, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi tarafından kabul edilerek, davanın reddine ilişkin kararın yerinde olduğu ancak; reddedilen dava nedeniyle maktu karar ilam harcı alınması gerekirken davacıdan nisbi karar ilam harcının tahsiline ilişkin verilen kararın yerinde olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı HMK 353/1-b-2 gereğince kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.….; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,” karar verilmiştir.
.
Nitekim aynı mahiyette açılan bir davada Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2020/3600 E. , 2021/2450 K. Sayılı kararında; “Mahkemece, son kayıt maliki davalı … yönünden iyi niyetli 3. kişi konumunda olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin reddine, diğer davalılar yönünden tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş, kararın bir kısım taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairece, “Tapu müdürlüğünde yapılan işlemin 18/08/2021 23:21 Yargıtay Bilgi Islem Merkezi Müdürlügü Tarafından Olusturulmustur. ..dayanağı olan vekaletnameler sahte olmayıp yapılan işlemde bir usulsüzlük bulunmadığı, tapu müdürlüğüne atfedilebilecek bir kusur bulunmadığından tapu aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken,…”